UYGUN Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yazdığı açık mektuba yanıt verdi.
Halk TV’de yayınlanan ‘Sözüm Var’ programına konuk olan Fazilet, Demirtaş’ın açık mektubuyla ilgili soruyu yanıtladı.
Erdem, “Selahattin Demirtaş’ın mektubundan bahsetmek istemiyorum. Çünkü siyasette böyle bir yöntem yok. Ama biz kendi niyetimizi söylüyoruz. Açıkça söylüyoruz. Hatırlarsanız bu yayınlarda da söylemiştim. Uyum” AYM kararları, kayyum uygulamalarının demokrasiye aykırı olduğu veya hükümetin AİHM kararına uyarken beğendiği, ya da tutuklu sevmediği diye bir ayrım yapılamayacağı… Bunlar yeni şeyler değil. dedi.”
Erdem, “Ama kesin çizgilerimiz var” dedi. “Her siyasi parti milletin sesidir. Milletin temsilcisi olduğu ve milletin değerlerini temsil ederek bunu gündeme getirdiği zaman ama kayırılır ve siyasetinin hayırlı olacağını düşünüyorum. Bizim meselemiz belliydi. . Bunu hep söyledik. Bugün de net olduğumuz için bir şey değişmedi. Hep aynı şeyi söylüyoruz” dedi.
DEMİRTAŞ: HDP SEÇMENİ OLARAK BENİM OYUMU İSTİYOR MUSUNUZ?
Selahattin Demirtaş, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yazdığı açık mektubu sosyal medya hesabından paylaştı.
Demirtaş, mektubunda Akşener’e şu soruları sordu:
“1- HDP seçmeni olarak benim oyumu istiyor musunuz? Benim oyumla Cumhurbaşkanlığı Yardımcılığı ve bakanlık koltuklarına oturacağınıza beni nasıl ikna etmeyi düşünüyorsunuz? Bu arada hatırlatmak isterim ki siz söylemediniz. Millet İttifakı belediye başkanlarının yerel seçimleri kazanmasına vesile olan HDP oylarını “istemiyorum”.
2- HDP bir bakanlık istemediği halde bazı arkadaşlar “HDP’ye bakanlık vermeyeceğiz” diyerek biz HDP seçmenlerini yaraladılar, ötekileştirdiler. Şimdi bu arkadaşlarınız HDP seçmeninin oylarıyla bakanlık koltuğuna oturmak için aday olsalar bizi ikna etmeniz gerekmez mi?
3- HDP’nin demokratik unsurlar dışında herhangi bir talepte bulunmadığı açıklamasına rağmen, “CHP HDP ile diyalog kurabilir ama taviz verilemez, talepleri bu masaya getirilemez” dediniz. Demokratikleşme taleplerini taviz olarak görüyor musunuz?
İktidara gelirseniz ve HDP’nin talepleri masanıza gelmezse bize hangi masayı önerirsiniz? Elli yıldır olduğu gibi bizi yeniden “terörle mücadele masasına” mı döndürmeyi düşünüyorsunuz?
4- Hem HDP hem de HDP seçmeni, eşitlerin ortası düzeyinde, omuz omuza yapılacak bir müzakere dışında, baskıcı, dayatmacı, egemen bakış açısıyla bir yaklaşımı asla kabul etmeyecektir.” (HABER MERKEZİ)
